Muhabir
New member
Müzakerelere verilen ortaya ait bir diplomattan edindiği bilgilere göre, yaklaşık 11 aydır Avusturya’nın başşehri Viyana’da sürdürülen İran nükleer görüşmelerinde müzakere edilen bahislerin haricindeki konulara ait Rusya’nın talepleri niçiniyle görüşmelerin tamamlanmasında sorun yaşandı.
Rusya’nın Kapsamlı Ortak Aksiyon Planı (KOEP) olarak isimlendirilen İran nükleer muahedesinin haricinde yer alan, İran ve Rusya’yı direkt ilgilendiren bir konuya yönelik talepte bulunduğunu kaydeden diplomat, görüşmelerde ABD’nin 2018’de tek taraflı olarak çekildiği nükleer mutabakata dönmesi, İran’a uyguladığı yaptırımların kaldırılması ve İran’ın nükleer faaliyetlerini 2015’de imzalanan muahede sonlarına çekmesinin müzakere edildiğini söz etti.
Diplomat, müzakerelerin temelinde İran’ın memleketler arası toplumla bağlarının normalleştirilmesinin ele alındığını, görüşmelerin gayesinin İran’ın farklı ülkelerle ikili münasebetlerini normalleştirmesi üzerine olmadığını söylemiş oldu.
Diplomat, Moskova’nın mutabakatla direkt temaslı, sivil bir nükleer projenin korunmasına ait talepte bulunduğu, bu isteğin Batılılar tarafınca makul görüldüğü lakin sonrasındasında müzakere dışı mevzulara yönelik taleplerle geldiklerini aktardı.
Kimi teknik konuların da tahlile kavuşturulması gerektiğini kaydeden diplomat, asıl mevzunun “dış etken olarak” isimlendirilen Rusya’nın talepleri olduğuna işaret ederek, bitiş çizgisine fazlaca yaklaşılmışken, görüşmelerle direkt kontağı olmayan bir konu niçiniyle müzakerelerin durdurulmasının hayal kırıklığına yol açtığını lisana getirdi.
RUSYA’NIN BEKLENMEDİK GARANTİ TALEBİ
Nükleer muahedenin bir daha tam manasıyla uygulanmasını sağlama ve ABD’nin muahedeye dönüşünün ele alındığı nükleer görüşmeler, Rusya, Çin, Almanya, Fransa, İngiltere ve İran’dan üst seviye temsilcilerin iştirakiyle Avusturya’nın başşehri Viyana’da yapılıyor.
Eski ABD Lideri Donald Trump devrinde 2018’de muahededen tek taraflı çekilen Washington ise Avrupa Birliği aracılığıyla görüşmelere dolaylı iştirak sağlıyor.
Yaklaşık 11 aydır süren görüşmelerde en son etaba ulaşılırken, mutabakatın taraflarından Rusya, Ukrayna savaşıyla ilgili kendisine yönelik yaptırımların İran ile iş birliğine ziyan vermeyeceğine dair ABD’den yazılı garantiler talep etmişti.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, 5 Mart’ta yaptığı açıklamada, “ABD tarafınca tetiklenen mevcut sürecin, İran ile ticaret, ekonomik ve yatırım iş birliği ile askeri-teknik iş birliği hakkımıza hiç bir biçimde ziyan vermeyeceğine dair yazılı bir garanti istedik” demişti.
Mevcut nükleer mutabakata yeni bir husus eklenmesini gerektiren Rusya’nın bu beklenmedik talebinin kesin etaba gelinen müzakerelerde pürüze yol açtığı belirtilmişti.
Avrupa Birliği (AB) Dış Alakalar ve Güvenlik Siyaseti Yüksek Temsilcisi Josep Borrell de bugün “dış etkenler” niçiniyle Viyana’da İran nükleer muahedesinin bir daha uygulanması için yürütülen müzakerelere orta verilmesine gereksinim olduğunu açıklamıştı.
Rusya’nın Kapsamlı Ortak Aksiyon Planı (KOEP) olarak isimlendirilen İran nükleer muahedesinin haricinde yer alan, İran ve Rusya’yı direkt ilgilendiren bir konuya yönelik talepte bulunduğunu kaydeden diplomat, görüşmelerde ABD’nin 2018’de tek taraflı olarak çekildiği nükleer mutabakata dönmesi, İran’a uyguladığı yaptırımların kaldırılması ve İran’ın nükleer faaliyetlerini 2015’de imzalanan muahede sonlarına çekmesinin müzakere edildiğini söz etti.
Diplomat, müzakerelerin temelinde İran’ın memleketler arası toplumla bağlarının normalleştirilmesinin ele alındığını, görüşmelerin gayesinin İran’ın farklı ülkelerle ikili münasebetlerini normalleştirmesi üzerine olmadığını söylemiş oldu.
Diplomat, Moskova’nın mutabakatla direkt temaslı, sivil bir nükleer projenin korunmasına ait talepte bulunduğu, bu isteğin Batılılar tarafınca makul görüldüğü lakin sonrasındasında müzakere dışı mevzulara yönelik taleplerle geldiklerini aktardı.
Kimi teknik konuların da tahlile kavuşturulması gerektiğini kaydeden diplomat, asıl mevzunun “dış etken olarak” isimlendirilen Rusya’nın talepleri olduğuna işaret ederek, bitiş çizgisine fazlaca yaklaşılmışken, görüşmelerle direkt kontağı olmayan bir konu niçiniyle müzakerelerin durdurulmasının hayal kırıklığına yol açtığını lisana getirdi.
RUSYA’NIN BEKLENMEDİK GARANTİ TALEBİ
Nükleer muahedenin bir daha tam manasıyla uygulanmasını sağlama ve ABD’nin muahedeye dönüşünün ele alındığı nükleer görüşmeler, Rusya, Çin, Almanya, Fransa, İngiltere ve İran’dan üst seviye temsilcilerin iştirakiyle Avusturya’nın başşehri Viyana’da yapılıyor.
Eski ABD Lideri Donald Trump devrinde 2018’de muahededen tek taraflı çekilen Washington ise Avrupa Birliği aracılığıyla görüşmelere dolaylı iştirak sağlıyor.
Yaklaşık 11 aydır süren görüşmelerde en son etaba ulaşılırken, mutabakatın taraflarından Rusya, Ukrayna savaşıyla ilgili kendisine yönelik yaptırımların İran ile iş birliğine ziyan vermeyeceğine dair ABD’den yazılı garantiler talep etmişti.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, 5 Mart’ta yaptığı açıklamada, “ABD tarafınca tetiklenen mevcut sürecin, İran ile ticaret, ekonomik ve yatırım iş birliği ile askeri-teknik iş birliği hakkımıza hiç bir biçimde ziyan vermeyeceğine dair yazılı bir garanti istedik” demişti.
Mevcut nükleer mutabakata yeni bir husus eklenmesini gerektiren Rusya’nın bu beklenmedik talebinin kesin etaba gelinen müzakerelerde pürüze yol açtığı belirtilmişti.
Avrupa Birliği (AB) Dış Alakalar ve Güvenlik Siyaseti Yüksek Temsilcisi Josep Borrell de bugün “dış etkenler” niçiniyle Viyana’da İran nükleer muahedesinin bir daha uygulanması için yürütülen müzakerelere orta verilmesine gereksinim olduğunu açıklamıştı.