Visca: Türkiye’ye gelirsen yalnızca Başakşehir’e geleceksin Edin Visca, turuncu-lacivertli grubun Bolu’nun Gerede ilçesinde kamp yaptığı otelde yaptığı açıklamada, hayli uygun bir hazırlık periyodu geçirdiklerini belirterek, “Yeni transferler geldi. Düzgün transferler yaptık. 7-8 gündür buradayız, hava ve alanlar hoş. Sahiden memnunum, zira pandemiden dolayı Türkiye’de kamp yapıyoruz. Her vakit Avusturya’ya gitmek yorucu oluyordu. Güzel bir kamp geçiyor, herkes fazlaca âlâ çalışıyor. İnşallah benim ve ekip için hayli hoş bir dönem geçecek.” tabirlerini kullandı.
Visca, hakkında çıkan transfer haberleriyle ilgili olarak geçtiğimiz dönem mukavelesini 5 yıl uzattığını hatırlatarak, “Teklifler geldiğinde öteki bir kulüple hiç konuşmadım. Göksel Liderim ile o kadar yakınız, bana o kadar hayli paha verdi ki.. Benim konutum burası, ben de kulüpten habersiz hiç konuşmadım, konuşmam. Burada memnunum. Kulübe de daima şunu söylemiş oldum, ‘Karar sizin. Ben burada memnunum. Bana siz epeyce şey verdiniz. Ben de kulübe hayli şey verdim olağan ki. yıllardır birlikteiz, kimsenin gerisinden bir şey yapmak istemiyorum.’ dedim. Her vakit bu biçimde oldu. Başakşehir’de fazlaca memnunum, birlikte şampiyon olduk. Karar onların fakat ben kalmak istiyorum. Burası benim konutum. Daima şunu söylemiş oldum, tekrar Başakşehir’i tepeye götürmek istiyorum.” biçiminde konuştu.
Medipol Başakşehir’in kaptanı, “Medipol Başakşehir’le 4 yıl daha mukavelen var. Futbolu Medipol Başakşehir’de mi bırakacaksın?” sorusuna ise, “Futbolu bırakmayı hiç düşünmedim. Daha fazlaca oynamak istiyorum lakin 4 yıl daha kontratım var. Yalnızca Başakşehir’e odaklandım. Burada kalmak istiyorum. Mesleğimi de Başakşehir’de bitirmek istiyorum. tekrar şampiyon olmak, kupa kazanmak istiyorum. O kadar kuvvetli bir ekibimiz var. O kadar büyük bir aileyiz. Her vakit fazla motive oldum. Bu sene bende ve kulüpte yeni bir maksat var. Çok motive geldim. Ayrılmayı hakikaten hiç düşünmüyorum.” cevabını verdi.
Edin Visca, “Avrupa’da beğendiğin, oynamak istediğin lig hangisiydi?” sorusunu, “İngiltere’de ve İspanya’da oynamak istedim. Her oyuncunun bu biçimde bir gayesi vardır lakin ulusal kadroyla Dünya Kupası oynadım. Başakşehir’le Avrupa Ligi’nde 4-5 yıl oynadım, Şampiyonalar Ligi oynadık. Futbolda memnun olmak, rahat olmak en değerlisi. Başakşehir için kendimi fazla vermek istiyorum. Diğer lige gitmeyi düşündüm fakat burada her vakit maksat büyük. En büyük ekiplere karşı oynadık. bu biçimde bir kulüpte Şampiyonalar Ligi’nde oynamak da büyük bir işti. Memnunum, hiç bir vakit da niçin gitmedim diye düşünmedim. Tek niyetim yeni dönemde Başakşehir’de doruğa oynamak.” biçiminde yanıtladı.
“Edin Dzeko’ya ‘Türkiye’ye gelirsen sırf Başakşehir’e geleceksin.’ dedim.”
Edin Visca, ismi Fenerbahçe ve Beşiktaş ile anılan vatandaşı Edin Dzeko ile de sık sık görüştüğünü belirterek şu biçimde konuştu:
“Evet sık sık konuşuyoruz. Bir sene evvel konuştuğumuzda ‘Ne vakit hazır olacaksın? seni Başakşehir’de görmek istiyorum. Biz şampiyonluk yaşadık, seninle birlikte daha kolay bir şampiyonluk yaşayacağız.’ dedim. Daha evvel bunu hiç söylemedim, haber de çıkmadı fakat o denli bir şey de vardı. Transfer devrinin bitmesine 1,5 ay kaldı, kimse ne olacağını bilmiyor ancak şu ana kadar sıkıntı gözüküyor. Her vakit konuşuyorum, ağabeyim üzere. Onun futbolu başarılı bu diğer ancak insan olarak benim ağabeyim üzere. Ona fazlaca büyük hürmet duyuyorum. Edin Dzeko’ya ‘Sen benim ağabeyimsin fakat Türkiye’ye gelirsen sırf Başakşehir’e geleceksin.’ dedim. Öbür ekiplere gitmesine müsaade yok. Tahminen iki Edin yeniden bir arada oynarız.”
“Açıkçası düşme korkusunu hissettim”
Medipol Başakşehir’in şampiyon olduktan daha sonraki büyük düşüşüne de değinen Visca, geçen yılın kendileri için epeyce sıkıntı geçtiğini aktararak, “Düşüşün bana bakılırsa birkaç niçini vardı, şampiyon olduktan daha sonra bir-iki hafta dinlendik ve Avrupa Ligi’nde Kopenhag maçını oynadık. Yalnızca 8-9 gün daha sonra da yeni dönem başladı, fazlaca zordu. Fizik ve mental olarak epey yorulduk. Birinci 4 maçı kaybettik, fazlaca fazla sakatlanan oyuncu oldu. Caiçara ve Martin Skrtel’in aşil tendonu koptu. Defansın tahminen de en değerli iki oyuncusunu kaybettik. Ben de Leipzig maçında sakatlandım. Ekip olarak biraz koptuk. Tahminen de herkes Şampiyonlar Ligi’ne odaklandı, tahminen Harika Lig başların ardında kaldı. Evvelki üzere grup ortasında birliktelik olmadı. Futbolda bu biçimde dönemler olabiliyor. Dönem sonuna yanlışsız toparlandık, ekip olduk, epeyce şükür kurtardık.” değerlendirmesinde bulundu.
“Açıkçası düşme korkusunu hissettim.” kelamlarını kullanan tecrübeli futbolcu, “10 yıldır Başakşehir’deyim. Bu kulübe gelirken, maçlara çıkarken benim hissim daima öbür. bu biçimde bir grup, bu biçimde bir kulüp nasıl kümede kalmaya oynuyor diye düşünüyorsunuz fakat maçlar da epey sıkıntı geçti, sakatlanan oldu, bir gol yiyoruz maç bitiyor, motivasyon düşüyor. Ben de düşme korkusunu biraz hissettim ancak bir daha de epeyce fazla gerilim olmadık. Olağan ki maçta gerilim vardı fakat kadro ortasında ne bir panik ne de bir arbede çıktı. Dört-beş penaltı kaçırdık, futbolda bir şey aykırı gitmeye başlayınca her şey aykırı gidiyor. Bu bizim için büyük bir deneyim oldu. Kurtardık, artık yeni dönem için hazırız. Birinci defa 1,5 ay tatil yaptık. her insanın başını ve bedenini toplaması için yeterli bir orta oldu. Ben de 10 seniçin daha sonra bu biçimde bir tatil yaptım. Çok rahatladım, dinlendim. Yeni dönem için de epeyce motive geldim. Eminim Başakşehir tekrar doruğa oynayacak.” sözlerini kullandı.
“yeniden doruğa ve eski Başakşehir oyununa döneceğiz”
Teknik yönetici Aykut Kocaman’ın hayli güç bir devirde grubun başına geçtiğinin altını çizen Edin Visca şöyleki konuştu:
“her insanın Aykut Hoca’ya teşekkür etmesi gerekiyor. Başakşehir’in en sıkıntı periyodunda geldi. 15 kişi sakatlandı, kümede kalmaya oynuyoruz, motivasyon kalmamıştı. Burada olduğum en sıkıntı periyodu yaşadık. Aykut Hoca geldiği için epey keyifli oldum. Aykut Hoca, Türkiye’nin en uygun hocalarından bir tanesi. Onunla çalışmayı epeyce istedim. Aykut Hoca’yla bir arada herkes birbirine daha fazla yardım etmeye çalıştı. Toparlandık. Kadro olarak birlikte olduk, kurtardık. Dönemi kapattık. Yeni dönemde Aykut Hoca ile birlikte yeniden doruğa oynayacağız. Başakşehir’in eski oyununa yine geri döneceğiz. Daha evvel bir oyun sistemimiz vardı ve senelerca başarılı olduk. Artık yavaş yavaş ona yeniden dönmeye çalışıyoruz. Transferler bizim eski oyuna nazaran yapıldı. tekrar doruğa ve eski Başakşehir oyununa döneceğiz. Geçen seneyi yeniden yaşamak istemiyoruz, bu hırsı da antrenmanlarda nazaranbiliyoruz. Ben de fazlaca motive ve memnunum. Eski performansıma dönmek istiyorum. Bu sene fizikî olarak daha kuvvetli olacağımıza inanıyorum. Çok kaliteli oyuncularımız var, eski oyuna ve tepeye döneceğiz.”
Visca, Şampiyonlar Ligi’ndeki Manchester United galibiyetinin mesleğindeki en özel anlardan biri olduğunun altını çizerek, “Başakşehir’le Avrupa’nın en büyük kulüplerinden biri olan Manchester United’la Şampiyonalar Ligi’nde oynamak ve kazanmak, bu biçimde bir zafer yaşamak epey kıymetliydi. Her sene Avrupa Ligi’nde üstüne koyduk. Şampiyonlar Ligi’nde İstanbul’da üç harikulade maç oynadık. Manchester United maçı düş üzere geçti. O gece diğer bir geceydi. Başakşehir’le birlikte bunu yaşamak benim için epeyce özeldi.” biçiminde konuştu.
“Türkiye’den beklentim epeyce büyüktü”
2020 Avrupa Futbol Şampiyonası’nda (EURO 2020) Türkiye’nin performansıyla hayal kırıklığına uğradığını belirten Visca şunları söylemiş oldu:
“Türkiye her insanın bâtın favorisiydi. Benim de öyleydi. Son senelerda Avrupa’nın en formda gruplarından bir tanesiydi. Genç oyuncular çıktı. Türkiye’den beklentim epey büyüktü, sonuna kadar gidebilir diyordum. Bosna Hersek olarak İtalya’ya karşı oynadık. Onlar sahiden yeterli bir ekip, EURO 2020’yi de kazandılar. Fakat birinci maçtan daha sonra Galler, İsviçre maçları Türkiye için rahat olur, kazanacaklar dedim, maalesef olmadı. Kadrosu güçsüz gördüm, bilmiyorum niye o denli oldu? Daha evvel Fransa, Hollanda, Norveç karşısında kuvvetli bir grup vardı. İnanılmaz potansiyel bir grup lakin EURO 2020’de kimsede güç yoktu. hiç bir oyuncu sorumluluk almadı. Turnuvada bilhassa birinci 11’de oynayan oyuncular daha fazla sorumluluk almalı. Alanda bunu hiç görmedim. Olağan ki herkes tahlil yapacak lakin inanamadım. Nasıl o denli kuvvetli bir kadro bu biçimde oynadı? Türkiye’nin performansı herkes için sürpriz oldu. Kim oynadı, kim oynamadı onu hocalar anlatacaklar fakat ben de şaşırdım.”
EURO 2020’de en beğendiği kadroları İtalya ve Danimarka olarak açıklayan tecrübeli futbolcu, “Danimarka’nın âlâ bir takımı vardı ve grup olarak da yeterli oynadılar. İtalya ise apayrı bir grup. Taktik ve fizikî olarak fazlaca kuvvetli bir grup. Çok kaliteli oyuncuları var. Finalde de gördüğünüz üzere 90 dakika pes etmiyorlar. Geriye düştüler lakin sakin bir biçimde devam ettiler. Hak ettiler ve kupayı kazandılar. Şu an Avrupa’daki en düzgün ekip. En beğendiğim oyuncu Chiesa oldu. Juventus’ta sakatlık yaşamazsa hem Avrupa’nın tıpkı vakitte dünyanın en uygun oyuncularından biri olabilir. Ben de onun konumunda oynuyorum o yüzden yaptıklarının ne kadar değerli olduğunu biliyorum. 23 yaşında adam Avrupa Şampiyonası’nda o kadar koşuyor, sorumluluk alıyor, çaba ediyor ve o kadar deneyimli görünüyor. Her ulusal grupta kanat oyuncuları ve önde oynayan oyuncular sorumluluk almazsa grup ilerlemez.” değerlendirmesinde bulundu.
“Milli grupta genç oyunculara baht vermek için bırakma sonucunı aldım”
Edin Visca, Bosna Hersek Ulusal Kadrosu’nu bırakma sonucuyla ilgili olarak ise, şöyleki konuştu:
“Geçen sene EURO 2020 için play-off’unda Kuzey İrlanda’ya yarı finalde kaybettik. Onda daha sonra oturup düşündüm. 10 sene ulusal grupta oynadım. Yeni kuşağın vaktin geldiğini düşündüm, o yüzden bu sonucu aldım. Natürel ki sonucu almak epeyce kolay değil. Ulusal ekipte oynamak en özel hislerden biri. Çok sıkıntı bir karar, tahminen 5-6 ay düşündüm. 31 yaşındayım, her vakit hem antrenmanda hem maçta en güzelini yapmak istiyorum. Dönem epeyce ağır oluyor. Ulusal kadroda genç oyunculara talih vermek için bırakma sonucunı aldım. Bir de ağır bir sakatlık yaşadım. 2,5-3 ay oynamadım, ameliyata kadar yakın bir sakatlık yaşadım. O yüzden bırakmak için hakikat bir vakit olduğunu düşündüm.”
“Dünyadaki en makus şeylerden birini yaşadık, benim ülkem yaşadı”
Bosna Hersekli futbolcu, 11 Temmuz’da 26. yılı geride kalan Srebrenitsa soykırımı hakkında ise şunları söylemiş oldu:
“Bizim ülkenin en sıkıntı ve acı devri oldu. 26 yıl geçti. 11 Temmuz gelince herkes üzülüyor. 24 saat onu düşünüyoruz aslına bakarsan. Nasıl bu oldu? Avrupa’nın merkezinde, her insanın gözü önünde oldu. Hiç kimse bir şey yapamadı. Çok berbat bir şey. Çocuklar öldü, epey berbat şeyler oldu. Herkes biliyor. Dünyada hiç kimsenin bunu yaşamasını istemiyorum. Dünyadaki en berbat şeylerden birini yaşadık, benim ülkem yaşadı. Her sene tekrar bunu yaşıyoruz, konuşuyoruz. Bundan etkilenen benim de yakınlarım var fakat konuşmak istemiyorum.”
“Emre Belözoğlu oyunumu en çok etkileyen oyuncu oldu”
Edin Visca, A Ulusal Grup yardımcı antrenörlüğüne getirilmesi beklenen Emre Belözoğlu’yla ilgili olarak şu açıklamayı yaptı:
“Emre Belözoğlu ağabeyim üzere. Bizim kaptanımızdı. Onunla oynadığım için epeyce memnunum. Emre Belözoğlu oyunumu en çok etkileyen oyuncu oldu. Benim koşularımı her vakit gördü. Topu alınca daima bana pas verdi. Onunla oynadığım için hayli memnunum, fazlaca şey öğrendim. Ulusal kadroda çalışacağı haberini gördüm, keyifli oldum. Türkiye’deki en deneyimli oyuncuydu. Bence ulusal kadroya hayli yardım edecek. Fenerbahçe’de de âlâ işler yaptı. O geldikten daha sonra Fenerbahçe âlâ oynamaya başladı. Son maça kadar şampiyon olabilirdi. Futbolu ne kadar epey bildiğini bu kısa müddette gösterdi.”
KAYNAK: AA
Visca, hakkında çıkan transfer haberleriyle ilgili olarak geçtiğimiz dönem mukavelesini 5 yıl uzattığını hatırlatarak, “Teklifler geldiğinde öteki bir kulüple hiç konuşmadım. Göksel Liderim ile o kadar yakınız, bana o kadar hayli paha verdi ki.. Benim konutum burası, ben de kulüpten habersiz hiç konuşmadım, konuşmam. Burada memnunum. Kulübe de daima şunu söylemiş oldum, ‘Karar sizin. Ben burada memnunum. Bana siz epeyce şey verdiniz. Ben de kulübe hayli şey verdim olağan ki. yıllardır birlikteiz, kimsenin gerisinden bir şey yapmak istemiyorum.’ dedim. Her vakit bu biçimde oldu. Başakşehir’de fazlaca memnunum, birlikte şampiyon olduk. Karar onların fakat ben kalmak istiyorum. Burası benim konutum. Daima şunu söylemiş oldum, tekrar Başakşehir’i tepeye götürmek istiyorum.” biçiminde konuştu.
Medipol Başakşehir’in kaptanı, “Medipol Başakşehir’le 4 yıl daha mukavelen var. Futbolu Medipol Başakşehir’de mi bırakacaksın?” sorusuna ise, “Futbolu bırakmayı hiç düşünmedim. Daha fazlaca oynamak istiyorum lakin 4 yıl daha kontratım var. Yalnızca Başakşehir’e odaklandım. Burada kalmak istiyorum. Mesleğimi de Başakşehir’de bitirmek istiyorum. tekrar şampiyon olmak, kupa kazanmak istiyorum. O kadar kuvvetli bir ekibimiz var. O kadar büyük bir aileyiz. Her vakit fazla motive oldum. Bu sene bende ve kulüpte yeni bir maksat var. Çok motive geldim. Ayrılmayı hakikaten hiç düşünmüyorum.” cevabını verdi.
Edin Visca, “Avrupa’da beğendiğin, oynamak istediğin lig hangisiydi?” sorusunu, “İngiltere’de ve İspanya’da oynamak istedim. Her oyuncunun bu biçimde bir gayesi vardır lakin ulusal kadroyla Dünya Kupası oynadım. Başakşehir’le Avrupa Ligi’nde 4-5 yıl oynadım, Şampiyonalar Ligi oynadık. Futbolda memnun olmak, rahat olmak en değerlisi. Başakşehir için kendimi fazla vermek istiyorum. Diğer lige gitmeyi düşündüm fakat burada her vakit maksat büyük. En büyük ekiplere karşı oynadık. bu biçimde bir kulüpte Şampiyonalar Ligi’nde oynamak da büyük bir işti. Memnunum, hiç bir vakit da niçin gitmedim diye düşünmedim. Tek niyetim yeni dönemde Başakşehir’de doruğa oynamak.” biçiminde yanıtladı.
“Edin Dzeko’ya ‘Türkiye’ye gelirsen sırf Başakşehir’e geleceksin.’ dedim.”
Edin Visca, ismi Fenerbahçe ve Beşiktaş ile anılan vatandaşı Edin Dzeko ile de sık sık görüştüğünü belirterek şu biçimde konuştu:
“Evet sık sık konuşuyoruz. Bir sene evvel konuştuğumuzda ‘Ne vakit hazır olacaksın? seni Başakşehir’de görmek istiyorum. Biz şampiyonluk yaşadık, seninle birlikte daha kolay bir şampiyonluk yaşayacağız.’ dedim. Daha evvel bunu hiç söylemedim, haber de çıkmadı fakat o denli bir şey de vardı. Transfer devrinin bitmesine 1,5 ay kaldı, kimse ne olacağını bilmiyor ancak şu ana kadar sıkıntı gözüküyor. Her vakit konuşuyorum, ağabeyim üzere. Onun futbolu başarılı bu diğer ancak insan olarak benim ağabeyim üzere. Ona fazlaca büyük hürmet duyuyorum. Edin Dzeko’ya ‘Sen benim ağabeyimsin fakat Türkiye’ye gelirsen sırf Başakşehir’e geleceksin.’ dedim. Öbür ekiplere gitmesine müsaade yok. Tahminen iki Edin yeniden bir arada oynarız.”
“Açıkçası düşme korkusunu hissettim”
Medipol Başakşehir’in şampiyon olduktan daha sonraki büyük düşüşüne de değinen Visca, geçen yılın kendileri için epeyce sıkıntı geçtiğini aktararak, “Düşüşün bana bakılırsa birkaç niçini vardı, şampiyon olduktan daha sonra bir-iki hafta dinlendik ve Avrupa Ligi’nde Kopenhag maçını oynadık. Yalnızca 8-9 gün daha sonra da yeni dönem başladı, fazlaca zordu. Fizik ve mental olarak epey yorulduk. Birinci 4 maçı kaybettik, fazlaca fazla sakatlanan oyuncu oldu. Caiçara ve Martin Skrtel’in aşil tendonu koptu. Defansın tahminen de en değerli iki oyuncusunu kaybettik. Ben de Leipzig maçında sakatlandım. Ekip olarak biraz koptuk. Tahminen de herkes Şampiyonlar Ligi’ne odaklandı, tahminen Harika Lig başların ardında kaldı. Evvelki üzere grup ortasında birliktelik olmadı. Futbolda bu biçimde dönemler olabiliyor. Dönem sonuna yanlışsız toparlandık, ekip olduk, epeyce şükür kurtardık.” değerlendirmesinde bulundu.
“Açıkçası düşme korkusunu hissettim.” kelamlarını kullanan tecrübeli futbolcu, “10 yıldır Başakşehir’deyim. Bu kulübe gelirken, maçlara çıkarken benim hissim daima öbür. bu biçimde bir grup, bu biçimde bir kulüp nasıl kümede kalmaya oynuyor diye düşünüyorsunuz fakat maçlar da epey sıkıntı geçti, sakatlanan oldu, bir gol yiyoruz maç bitiyor, motivasyon düşüyor. Ben de düşme korkusunu biraz hissettim ancak bir daha de epeyce fazla gerilim olmadık. Olağan ki maçta gerilim vardı fakat kadro ortasında ne bir panik ne de bir arbede çıktı. Dört-beş penaltı kaçırdık, futbolda bir şey aykırı gitmeye başlayınca her şey aykırı gidiyor. Bu bizim için büyük bir deneyim oldu. Kurtardık, artık yeni dönem için hazırız. Birinci defa 1,5 ay tatil yaptık. her insanın başını ve bedenini toplaması için yeterli bir orta oldu. Ben de 10 seniçin daha sonra bu biçimde bir tatil yaptım. Çok rahatladım, dinlendim. Yeni dönem için de epeyce motive geldim. Eminim Başakşehir tekrar doruğa oynayacak.” sözlerini kullandı.
“yeniden doruğa ve eski Başakşehir oyununa döneceğiz”
Teknik yönetici Aykut Kocaman’ın hayli güç bir devirde grubun başına geçtiğinin altını çizen Edin Visca şöyleki konuştu:
“her insanın Aykut Hoca’ya teşekkür etmesi gerekiyor. Başakşehir’in en sıkıntı periyodunda geldi. 15 kişi sakatlandı, kümede kalmaya oynuyoruz, motivasyon kalmamıştı. Burada olduğum en sıkıntı periyodu yaşadık. Aykut Hoca geldiği için epey keyifli oldum. Aykut Hoca, Türkiye’nin en uygun hocalarından bir tanesi. Onunla çalışmayı epeyce istedim. Aykut Hoca’yla bir arada herkes birbirine daha fazla yardım etmeye çalıştı. Toparlandık. Kadro olarak birlikte olduk, kurtardık. Dönemi kapattık. Yeni dönemde Aykut Hoca ile birlikte yeniden doruğa oynayacağız. Başakşehir’in eski oyununa yine geri döneceğiz. Daha evvel bir oyun sistemimiz vardı ve senelerca başarılı olduk. Artık yavaş yavaş ona yeniden dönmeye çalışıyoruz. Transferler bizim eski oyuna nazaran yapıldı. tekrar doruğa ve eski Başakşehir oyununa döneceğiz. Geçen seneyi yeniden yaşamak istemiyoruz, bu hırsı da antrenmanlarda nazaranbiliyoruz. Ben de fazlaca motive ve memnunum. Eski performansıma dönmek istiyorum. Bu sene fizikî olarak daha kuvvetli olacağımıza inanıyorum. Çok kaliteli oyuncularımız var, eski oyuna ve tepeye döneceğiz.”
Visca, Şampiyonlar Ligi’ndeki Manchester United galibiyetinin mesleğindeki en özel anlardan biri olduğunun altını çizerek, “Başakşehir’le Avrupa’nın en büyük kulüplerinden biri olan Manchester United’la Şampiyonalar Ligi’nde oynamak ve kazanmak, bu biçimde bir zafer yaşamak epey kıymetliydi. Her sene Avrupa Ligi’nde üstüne koyduk. Şampiyonlar Ligi’nde İstanbul’da üç harikulade maç oynadık. Manchester United maçı düş üzere geçti. O gece diğer bir geceydi. Başakşehir’le birlikte bunu yaşamak benim için epeyce özeldi.” biçiminde konuştu.
“Türkiye’den beklentim epeyce büyüktü”
2020 Avrupa Futbol Şampiyonası’nda (EURO 2020) Türkiye’nin performansıyla hayal kırıklığına uğradığını belirten Visca şunları söylemiş oldu:
“Türkiye her insanın bâtın favorisiydi. Benim de öyleydi. Son senelerda Avrupa’nın en formda gruplarından bir tanesiydi. Genç oyuncular çıktı. Türkiye’den beklentim epey büyüktü, sonuna kadar gidebilir diyordum. Bosna Hersek olarak İtalya’ya karşı oynadık. Onlar sahiden yeterli bir ekip, EURO 2020’yi de kazandılar. Fakat birinci maçtan daha sonra Galler, İsviçre maçları Türkiye için rahat olur, kazanacaklar dedim, maalesef olmadı. Kadrosu güçsüz gördüm, bilmiyorum niye o denli oldu? Daha evvel Fransa, Hollanda, Norveç karşısında kuvvetli bir grup vardı. İnanılmaz potansiyel bir grup lakin EURO 2020’de kimsede güç yoktu. hiç bir oyuncu sorumluluk almadı. Turnuvada bilhassa birinci 11’de oynayan oyuncular daha fazla sorumluluk almalı. Alanda bunu hiç görmedim. Olağan ki herkes tahlil yapacak lakin inanamadım. Nasıl o denli kuvvetli bir kadro bu biçimde oynadı? Türkiye’nin performansı herkes için sürpriz oldu. Kim oynadı, kim oynamadı onu hocalar anlatacaklar fakat ben de şaşırdım.”
EURO 2020’de en beğendiği kadroları İtalya ve Danimarka olarak açıklayan tecrübeli futbolcu, “Danimarka’nın âlâ bir takımı vardı ve grup olarak da yeterli oynadılar. İtalya ise apayrı bir grup. Taktik ve fizikî olarak fazlaca kuvvetli bir grup. Çok kaliteli oyuncuları var. Finalde de gördüğünüz üzere 90 dakika pes etmiyorlar. Geriye düştüler lakin sakin bir biçimde devam ettiler. Hak ettiler ve kupayı kazandılar. Şu an Avrupa’daki en düzgün ekip. En beğendiğim oyuncu Chiesa oldu. Juventus’ta sakatlık yaşamazsa hem Avrupa’nın tıpkı vakitte dünyanın en uygun oyuncularından biri olabilir. Ben de onun konumunda oynuyorum o yüzden yaptıklarının ne kadar değerli olduğunu biliyorum. 23 yaşında adam Avrupa Şampiyonası’nda o kadar koşuyor, sorumluluk alıyor, çaba ediyor ve o kadar deneyimli görünüyor. Her ulusal grupta kanat oyuncuları ve önde oynayan oyuncular sorumluluk almazsa grup ilerlemez.” değerlendirmesinde bulundu.
“Milli grupta genç oyunculara baht vermek için bırakma sonucunı aldım”
Edin Visca, Bosna Hersek Ulusal Kadrosu’nu bırakma sonucuyla ilgili olarak ise, şöyleki konuştu:
“Geçen sene EURO 2020 için play-off’unda Kuzey İrlanda’ya yarı finalde kaybettik. Onda daha sonra oturup düşündüm. 10 sene ulusal grupta oynadım. Yeni kuşağın vaktin geldiğini düşündüm, o yüzden bu sonucu aldım. Natürel ki sonucu almak epeyce kolay değil. Ulusal ekipte oynamak en özel hislerden biri. Çok sıkıntı bir karar, tahminen 5-6 ay düşündüm. 31 yaşındayım, her vakit hem antrenmanda hem maçta en güzelini yapmak istiyorum. Dönem epeyce ağır oluyor. Ulusal kadroda genç oyunculara talih vermek için bırakma sonucunı aldım. Bir de ağır bir sakatlık yaşadım. 2,5-3 ay oynamadım, ameliyata kadar yakın bir sakatlık yaşadım. O yüzden bırakmak için hakikat bir vakit olduğunu düşündüm.”
“Dünyadaki en makus şeylerden birini yaşadık, benim ülkem yaşadı”
Bosna Hersekli futbolcu, 11 Temmuz’da 26. yılı geride kalan Srebrenitsa soykırımı hakkında ise şunları söylemiş oldu:
“Bizim ülkenin en sıkıntı ve acı devri oldu. 26 yıl geçti. 11 Temmuz gelince herkes üzülüyor. 24 saat onu düşünüyoruz aslına bakarsan. Nasıl bu oldu? Avrupa’nın merkezinde, her insanın gözü önünde oldu. Hiç kimse bir şey yapamadı. Çok berbat bir şey. Çocuklar öldü, epey berbat şeyler oldu. Herkes biliyor. Dünyada hiç kimsenin bunu yaşamasını istemiyorum. Dünyadaki en berbat şeylerden birini yaşadık, benim ülkem yaşadı. Her sene tekrar bunu yaşıyoruz, konuşuyoruz. Bundan etkilenen benim de yakınlarım var fakat konuşmak istemiyorum.”
“Emre Belözoğlu oyunumu en çok etkileyen oyuncu oldu”
Edin Visca, A Ulusal Grup yardımcı antrenörlüğüne getirilmesi beklenen Emre Belözoğlu’yla ilgili olarak şu açıklamayı yaptı:
“Emre Belözoğlu ağabeyim üzere. Bizim kaptanımızdı. Onunla oynadığım için epeyce memnunum. Emre Belözoğlu oyunumu en çok etkileyen oyuncu oldu. Benim koşularımı her vakit gördü. Topu alınca daima bana pas verdi. Onunla oynadığım için hayli memnunum, fazlaca şey öğrendim. Ulusal kadroda çalışacağı haberini gördüm, keyifli oldum. Türkiye’deki en deneyimli oyuncuydu. Bence ulusal kadroya hayli yardım edecek. Fenerbahçe’de de âlâ işler yaptı. O geldikten daha sonra Fenerbahçe âlâ oynamaya başladı. Son maça kadar şampiyon olabilirdi. Futbolu ne kadar epey bildiğini bu kısa müddette gösterdi.”
KAYNAK: AA