Mezopotamya
New member
Eray ŞEN / ADANA
Amerika’da 20 yıllık akademik çalışma ve iş deneyiminin akabinde dokuz yıl evvel Türkiye’ye dönen Doç. Dr. Harun Bilirgen, kurduğu şirketle, termik santrallerin etrafa verdiği ziyanı önleyecek yeni teknolojiler geliştiriyor. Emisyonları azaltarak yeşil mutabakat sürecine uygun bir iş yaptıklarını belirten Bilirgen, Türkiye’nin yanı sıra yurt haricindeki şirketlere de hizmet verdiklerini, olağan mühendislik firmalarının yapmadığı, know-how gerektiren projeler uyguladıklarını kaydetti.
Elektrik üreten termik santrallere yönelik projeler geliştirdiklerini aktaran Bilirgen, “Kömür yakıtlı santraller üzerine çalışıyoruz. Randıman artışı, çevresel olarak emisyonlarının azaltılması ile ilgili faaliyetlerde bulunuyoruz. Kükürt, gaz, karbondioksit, toz üzere santrallerin etrafa verdiği ziyanları azaltan yeni teknolojiler geliştiriliyor ya da mevcut teknolojilerde iyileştirmeler yapıyoruz.” diye konuştu.
Kömürün makul kullanılması lazım
Dünyanın karbon salınımını azaltmaya yöneldiği bir periyottan geçtiğimizi belirten Bilirgen, “Kömür berbat, konvansiyonel bir teknoloji fakat insanlığın bir daha sonraki çevreci, yenilenebilir güce geçişi için kömürün epey makul kullanılması lazım. Yenilenebilir güç teknolojileri, gereksinimimizin tamamını karşılayabilecek noktada değil. Bunun için 15-20 yıllık mühlet var. Bu müddette elimizdeki kaynakların, etrafa asgarî ziyan vererek, azamî randımanla kullanılması lazım.” yorumunu yaptı.
Rusya-Ukrayna krizinden daha sonra Avrupa’nın bir kısmının tekrar kömüre dönmesinin kelam konusu olduğuna dikkat çeken Bilirgen, “Doğalgaz, bizim ülkemizde, bize ilişkin değil, İran ve Rusya’ya bağımlıyız. ötürüsıyla kömür kaynaklarını akıllı kullanmamız lazım. Bizim yaptığımız da bu.” sözünü kullandı.
Sulama kanallarında elektrik üretecek
Yenilenebilir güç alanına da yöneldiklerini açıklayan Doç. Dr. Bilirgen, “Adana’daki su kanallarından elektrik üretmek için bir çalışmamız var. Projemiz TÜBİTAK takviyeli. Ve bu iş için mikro hidro-türbin dediğimiz bir aracın patentine başvurduk.” açıklamasını yaptı.
Amerika’da 20 yıllık akademik çalışma ve iş deneyiminin akabinde dokuz yıl evvel Türkiye’ye dönen Doç. Dr. Harun Bilirgen, kurduğu şirketle, termik santrallerin etrafa verdiği ziyanı önleyecek yeni teknolojiler geliştiriyor. Emisyonları azaltarak yeşil mutabakat sürecine uygun bir iş yaptıklarını belirten Bilirgen, Türkiye’nin yanı sıra yurt haricindeki şirketlere de hizmet verdiklerini, olağan mühendislik firmalarının yapmadığı, know-how gerektiren projeler uyguladıklarını kaydetti.
Elektrik üreten termik santrallere yönelik projeler geliştirdiklerini aktaran Bilirgen, “Kömür yakıtlı santraller üzerine çalışıyoruz. Randıman artışı, çevresel olarak emisyonlarının azaltılması ile ilgili faaliyetlerde bulunuyoruz. Kükürt, gaz, karbondioksit, toz üzere santrallerin etrafa verdiği ziyanları azaltan yeni teknolojiler geliştiriliyor ya da mevcut teknolojilerde iyileştirmeler yapıyoruz.” diye konuştu.
Kömürün makul kullanılması lazım
Dünyanın karbon salınımını azaltmaya yöneldiği bir periyottan geçtiğimizi belirten Bilirgen, “Kömür berbat, konvansiyonel bir teknoloji fakat insanlığın bir daha sonraki çevreci, yenilenebilir güce geçişi için kömürün epey makul kullanılması lazım. Yenilenebilir güç teknolojileri, gereksinimimizin tamamını karşılayabilecek noktada değil. Bunun için 15-20 yıllık mühlet var. Bu müddette elimizdeki kaynakların, etrafa asgarî ziyan vererek, azamî randımanla kullanılması lazım.” yorumunu yaptı.
Rusya-Ukrayna krizinden daha sonra Avrupa’nın bir kısmının tekrar kömüre dönmesinin kelam konusu olduğuna dikkat çeken Bilirgen, “Doğalgaz, bizim ülkemizde, bize ilişkin değil, İran ve Rusya’ya bağımlıyız. ötürüsıyla kömür kaynaklarını akıllı kullanmamız lazım. Bizim yaptığımız da bu.” sözünü kullandı.
Sulama kanallarında elektrik üretecek
Yenilenebilir güç alanına da yöneldiklerini açıklayan Doç. Dr. Bilirgen, “Adana’daki su kanallarından elektrik üretmek için bir çalışmamız var. Projemiz TÜBİTAK takviyeli. Ve bu iş için mikro hidro-türbin dediğimiz bir aracın patentine başvurduk.” açıklamasını yaptı.