Mezopotamya
New member
Cuma günü Federal Şansölyelik önünde yaptıkları basın toplantısında Son Nesil üyeleri, hafta başında Fridays for Future’dan Luisa Neubauer’in oturduğu ahşap masanın aynısına oturuyorlar. Cuma günü aktivistler, profesörler ve bir kadın polis bu masada oturuyor. Gelecek için Cumalar gibi, Cuma da öncelikle tek bir şeyle ilgilidir: iklimin korunması.
Aktivistler kararlı görünüyor. Önümüzdeki haftalarda, sürücülerin daha fazla durması anlamına gelse bile “insanları harekete geçirmek” istediklerini söylüyorlar. Sözcü Clara Hinrichs, Ağustos 2023’ün şimdiye kadar kaydedilen en sıcak ikinci ay olduğunu söyledi. Bu yüzden şunu da ekliyor: “Protestolarımız kalıcı olacak; her zamankinden daha güçlü ve daha yoğun.” Önümüzdeki haftadan itibaren Berlin’de yeniden eylemler planlanıyor.
Çantasından bir parça kağıt çıkarıyor ve önümüzdeki haftalarda kullanılacak envanter listesini okuyor: ekmek, yüksek irtifa koşusu için direkler, tulumlar, kornalar, SUV’lar, 6.000 güneş şapkası ve çok daha fazlası. “Muhtemelen hayal bile edemeyeceğiniz protesto görüntüleri göreceksiniz.”
Reklam | Okumaya devam etmek için kaydırın
Olaf Scholz dürüst olmayan bir “iklim şansölyesi”
Olaf Scholz, aktivistler tarafından kaz ayağı hareketi yapan sahtekâr bir “iklim şansölyesi” olarak tanımlanıyor. Almanya’nın saldığı her ton CO2 ile iklim sisteminin çökme olasılığı büyük ölçüde artıyor. Bonn’lu bir aktivist olan jeolog Nikolaus Froitzheim şunları söylüyor: “Benim gibi bilim adamları için, gerçekliğin bu şekilde inkar edilmesi umutsuzluk vericiydi ve hâlâ da öyledir.” Olaf Scholz’un hükümeti iklimin korunması konusunda yeterince çaba göstermiyor. Grup bu nedenle siyasi değişim çağrısında bulunuyor.
Son neslin talepleri: 2045 yılında petrol, gaz ve kömürün aşamalı olarak durdurulması çok geç; aktivistler bunu 2030 yılına kadar talep ediyorlar. Ayrıca otoyollarda saatte 100 kilometrelik hız sınırının kalıcı olarak 9’a düşürülmesini istiyorlar. -euro bileti ve vatandaşlardan oluşan ve iklimin korunmasına yönelik önlemler geliştiren bir sosyal konsey.
Last Generation’ın sözcüsü Carla Hinrichs, 8 Eylül’deki basın toplantısındaSebastian Christoph Gollnow/dpa
Ancak son kuşağın protesto biçimleri son aylarda giderek daha tartışmalı hale geldi. Bunlar arasında üyelerin kendilerini süper yapıştırıcıyla asfalta yapıştırarak trafik sıkışıklığına neden olduğu yol kapatmalar veya geçmişte müze ve mağazalarda üzerlerine boya veya çorba atılması gibi eylemler yer alıyor. Anketlere göre Almanların yaklaşık yüzde 85’i son kuşağın eylemlerinin “iyi olmadığını” düşünüyor. Grup, kolluk kuvvetleri tarafından giderek daha fazla hedef alınıyor ve çok sayıda aktivist halihazırda para cezasına çarptırıldı. CDU ve AfD, grubu daha önce “İklim RAF’ı” olarak tanımlamıştı.
Kaportada kendi yüzünüzün yansımasını görmek hoş değil
Clara Hinrichs Cuma günü Berliner Zeitung’a şunları söyledi: “Protestomuz son derece demokratik.” Protestolar sırasında birçok aktivist saldırıya uğradı ancak grup kimseyi ihbar etmedi. Hinrichs, “birçok insanın bizim tarafımızdan kısıtlandığını ve rahatsız edildiğini” anlıyor. Ancak kaportada kendi yüzünüzün yansımasını görmek ve arabanın hızla hareket edeceğinden korkmak da hoş değil. Bir an önce sokaklardan çıkıp gündelik hayatımıza dönmek istiyoruz” dedi. Eğer hükümet iklimi korumaya çalışıyorsa bu bir seçenektir.
Grup, iklim değişikliğinin tam ve yıkıcı etkisini gösterdiği 50 yıl içinde bugün harekete geçmeyenlerin eleştirileceğine inanıyor. Gelecekte bunun sorumluları gerçek “iklim teröristleri” olacak. Bu nedenle grup “siyasi değişim gelene kadar Berlin’den ayrılmayacağını” söylüyor. Sloganı: “Fosil yakıtlardan uzak, adalete doğru!”
Aktivistler kararlı görünüyor. Önümüzdeki haftalarda, sürücülerin daha fazla durması anlamına gelse bile “insanları harekete geçirmek” istediklerini söylüyorlar. Sözcü Clara Hinrichs, Ağustos 2023’ün şimdiye kadar kaydedilen en sıcak ikinci ay olduğunu söyledi. Bu yüzden şunu da ekliyor: “Protestolarımız kalıcı olacak; her zamankinden daha güçlü ve daha yoğun.” Önümüzdeki haftadan itibaren Berlin’de yeniden eylemler planlanıyor.
Çantasından bir parça kağıt çıkarıyor ve önümüzdeki haftalarda kullanılacak envanter listesini okuyor: ekmek, yüksek irtifa koşusu için direkler, tulumlar, kornalar, SUV’lar, 6.000 güneş şapkası ve çok daha fazlası. “Muhtemelen hayal bile edemeyeceğiniz protesto görüntüleri göreceksiniz.”
Reklam | Okumaya devam etmek için kaydırın
Olaf Scholz dürüst olmayan bir “iklim şansölyesi”
Olaf Scholz, aktivistler tarafından kaz ayağı hareketi yapan sahtekâr bir “iklim şansölyesi” olarak tanımlanıyor. Almanya’nın saldığı her ton CO2 ile iklim sisteminin çökme olasılığı büyük ölçüde artıyor. Bonn’lu bir aktivist olan jeolog Nikolaus Froitzheim şunları söylüyor: “Benim gibi bilim adamları için, gerçekliğin bu şekilde inkar edilmesi umutsuzluk vericiydi ve hâlâ da öyledir.” Olaf Scholz’un hükümeti iklimin korunması konusunda yeterince çaba göstermiyor. Grup bu nedenle siyasi değişim çağrısında bulunuyor.
Son neslin talepleri: 2045 yılında petrol, gaz ve kömürün aşamalı olarak durdurulması çok geç; aktivistler bunu 2030 yılına kadar talep ediyorlar. Ayrıca otoyollarda saatte 100 kilometrelik hız sınırının kalıcı olarak 9’a düşürülmesini istiyorlar. -euro bileti ve vatandaşlardan oluşan ve iklimin korunmasına yönelik önlemler geliştiren bir sosyal konsey.
Last Generation’ın sözcüsü Carla Hinrichs, 8 Eylül’deki basın toplantısındaSebastian Christoph Gollnow/dpa
Ancak son kuşağın protesto biçimleri son aylarda giderek daha tartışmalı hale geldi. Bunlar arasında üyelerin kendilerini süper yapıştırıcıyla asfalta yapıştırarak trafik sıkışıklığına neden olduğu yol kapatmalar veya geçmişte müze ve mağazalarda üzerlerine boya veya çorba atılması gibi eylemler yer alıyor. Anketlere göre Almanların yaklaşık yüzde 85’i son kuşağın eylemlerinin “iyi olmadığını” düşünüyor. Grup, kolluk kuvvetleri tarafından giderek daha fazla hedef alınıyor ve çok sayıda aktivist halihazırda para cezasına çarptırıldı. CDU ve AfD, grubu daha önce “İklim RAF’ı” olarak tanımlamıştı.
Kaportada kendi yüzünüzün yansımasını görmek hoş değil
Clara Hinrichs Cuma günü Berliner Zeitung’a şunları söyledi: “Protestomuz son derece demokratik.” Protestolar sırasında birçok aktivist saldırıya uğradı ancak grup kimseyi ihbar etmedi. Hinrichs, “birçok insanın bizim tarafımızdan kısıtlandığını ve rahatsız edildiğini” anlıyor. Ancak kaportada kendi yüzünüzün yansımasını görmek ve arabanın hızla hareket edeceğinden korkmak da hoş değil. Bir an önce sokaklardan çıkıp gündelik hayatımıza dönmek istiyoruz” dedi. Eğer hükümet iklimi korumaya çalışıyorsa bu bir seçenektir.
Grup, iklim değişikliğinin tam ve yıkıcı etkisini gösterdiği 50 yıl içinde bugün harekete geçmeyenlerin eleştirileceğine inanıyor. Gelecekte bunun sorumluları gerçek “iklim teröristleri” olacak. Bu nedenle grup “siyasi değişim gelene kadar Berlin’den ayrılmayacağını” söylüyor. Sloganı: “Fosil yakıtlardan uzak, adalete doğru!”