Muhabir
New member
ABD ve Rusya içinde Ukrayna konusunda gerçekleşen görüşmeler devam ederken kalıcı bir tahlil çabucak hemen sağlanmadı. Rusya’nın Ukrayna sonuna 100 bin asker göndermesinin akabinde NATO-Rusya Kurulu 12 Ocak’ta Brüksel’de toplandı ama görüşmeler sonuçsuz kaldı. Rusya, NATO ve ABD’den, NATO’nun eski Sovyet coğrafyasında genişlememesine ait garanti isterken, Batı taleplerin kabul görmeyeceğini vurguladı.
Tüm bu gelişmelerin akabinde Cumhuriyet’te değerlendirmelerde bulunan Emekli Tuğgeneral Nejat Eslen, Ukrayna’nın global güç gayretinin çatışma alanına dönüştüğünü belirtti.
GLOBAL LİDERLİK ÇABASI
Eslen, ABD’nin NATO’yu Rusya’ya gerçek genişleterek ve Çin’i Asya-Pasifik’te çevreleyerek İkinci Dünya Savaşı’ndan daha sonra kurduğu dünya tertibini devam ettirebileceğini ve global liderliğini sürdürebileceğinin yanılgısı ortasında olduğunu söylemiş oldu.
Eslen’e bakılırsa; ABD’nin Çin’e ve Rusya’ya karşı beraberinde askeri önlemlerle uyguladığı bu çevreleme (containment) stratejisi, ABD’nin Soğuk Savaş periyodu stratejik anlayışından hala sıyrılamadığının bir göstergesi.
ABD’nin hem Çin’i ve birebir vakitte Rusya’yı maksat yaparak tarihi bir yanılgıya imza attığına dikkat çeken Eslen, “Bu yanılgı, ABD tehdidi altında olan Çin ile Rusya’yı her alanda yakınlaştırmakta, bu iki ülkenin ABD karşısında bir blok oluşturmasına niye olmakta ve bu değişim giderek iki kutuplu bir dünya sistemine dönüşmektedir. Ukrayna bu global güç çabasının Avrupa’daki çatışma alanına dönüşmüş durumdadır” dedi.
‘’Sınır ülke’’ manasına gelen Ukrayna için de coğrafyanın baht olduğunu vurgulayan Eslen, “Coğrafi pozisyonu sebebi ile tarih boyunca Avrupa ve Avrasya güçleri içinde sıkışan Ukrayna, bu mukadderatını günümüzde de acı bir biçimde yaşamaktadır. Ukrayna, Rusya ile ABD içinde sıkışıp kalmıştır” diye konuştu.
“NATO ARTIK SOĞUK SAVAŞ PERİYODUNUN NATO’SU DEĞİL”
ABD’nin Ukrayna’yı da NATO üyesi yaparak Rusya’yı çevreleme sınırını daha da derinleştirmek istediğini söyleyen Eslen, şu sözleri kullandı:
“Rusya’nın ise buna tahammülü yoktur. NATO üyesi olmadığı için ABD ve NATO Ukrayna için savaşmak zorunda değildir. ABD’nin aslına bakarsanız bu biçimde bir niyeti yoktur. NATO artık Soğuk Savaş periyodunun NATO’su değildir; zira artık Soğuk Savaş periyodunun koşulları yoktur. Ukrayna krizi NATO ortasında dayanışma olmadığını da kanıtlamıştır. Bu durum, Atlantik ittifakındaki ABD liderliğinin sorgulanmasına yol açarken ittifakın zafiyeti olarak tarihe geçecektir.”
RUSYA’NIN GAYESİ
İçinde bulunduğumuz kaidelerin 1990’lara benzemediğinin altınız çizen Eslen, şunları kaydetti:
“Rusya bir taraftan ABD’nin NATO ile kendisini daha yakından çevrelemesini önlemek isterken, başka taraftan kısıtlı ekonomik ve demografik yapısına karşın ‘küresel güç’ statüsünü bir daha kazanmak, jeopolitik nüfuz alanını yakın etrafında geliştirmek istemektedir. Hazinesinde 800 milyar dolar rezervi olan ve bu niçinle de her türlü ABD yaptırımını karşılamaya hazır olan Putin, Avrupa’nın doğal gazının yüzde kırkını karşılamaktadır. Bu durum Avrupa’yı Rusya’ya bağımlı kılmakta ve Atlantik yapısında çatlağa niye olmaktadır. Ayrıyeten Putin, siber savaş yeteneklerine ve hipersonik füzelerine güvenmektedir. Putin, yalnızca Ukrayna hududunda değil, etraf denizlerde de askeri önlemler almış durumdadır.”
KRİTİK SORU: PUTIN’İN ATAĞI NE OLACAK?
ABD ve NATO’dan güvenlik garantileri isteyen Putin’in, bu garantilerin sağlanmayacağını kesinlikle önce hesapladığına dikkat çeken Eslen, süreç içerisindeki kritik soruları şöyle sıraladı
“- ABD ve NATO’dan güvenlik garantileri alamayan Putin’in bundan daha sonraki olası atılımları nelerdir? İşte yanıtını şimdilik bilmediğimiz soru budur. Şayet Putin, taviz almadan ordusunu çekerse, global güç çabası ortasında, ABD karşısında tarihi itibar kaybına uğrayacaktır.
-Ukrayna krizinin çatışmaya dönmeden sonuçlanması, Rus ordusunun kışlalarına dönüşünün sağlanması için ne yapmak gerekmektedir? Karşılıklandırılması gereken soru budur.
-Oyunculuktan Ukrayna devlet başkanlığına yükselen Zelenski bakalım bu dramatik oyundan nasıl çıkacaktır?”
Eslen, kriziN sona bulması için Ukrayna Devlet Lideri Volodimir Zelenski’nin Putin’e evvela Donbas bölgesi için Minsk mutabakatı koşullarını yerine getirme garantisini vermesi gerektiğini söylemiş oldu. Zelenski ayrıyeten, Ukrayna’nın NATO üyesi olmak üzere bir planı olmadığını da Putin’e beyan etmeli. Putin ise askeri müdahalede bulunmayacağı garantisini Ukrayna halkına vermeli.
Eslen son olarak, “Arabuluculuk teşebbüsleri başarılı olursa, Türkiye önemli bir muvaffakiyet sağlamış, itibar kazanmış olacaktır” dedi.
Tüm bu gelişmelerin akabinde Cumhuriyet’te değerlendirmelerde bulunan Emekli Tuğgeneral Nejat Eslen, Ukrayna’nın global güç gayretinin çatışma alanına dönüştüğünü belirtti.
GLOBAL LİDERLİK ÇABASI
Eslen, ABD’nin NATO’yu Rusya’ya gerçek genişleterek ve Çin’i Asya-Pasifik’te çevreleyerek İkinci Dünya Savaşı’ndan daha sonra kurduğu dünya tertibini devam ettirebileceğini ve global liderliğini sürdürebileceğinin yanılgısı ortasında olduğunu söylemiş oldu.
Eslen’e bakılırsa; ABD’nin Çin’e ve Rusya’ya karşı beraberinde askeri önlemlerle uyguladığı bu çevreleme (containment) stratejisi, ABD’nin Soğuk Savaş periyodu stratejik anlayışından hala sıyrılamadığının bir göstergesi.
ABD’nin hem Çin’i ve birebir vakitte Rusya’yı maksat yaparak tarihi bir yanılgıya imza attığına dikkat çeken Eslen, “Bu yanılgı, ABD tehdidi altında olan Çin ile Rusya’yı her alanda yakınlaştırmakta, bu iki ülkenin ABD karşısında bir blok oluşturmasına niye olmakta ve bu değişim giderek iki kutuplu bir dünya sistemine dönüşmektedir. Ukrayna bu global güç çabasının Avrupa’daki çatışma alanına dönüşmüş durumdadır” dedi.
‘’Sınır ülke’’ manasına gelen Ukrayna için de coğrafyanın baht olduğunu vurgulayan Eslen, “Coğrafi pozisyonu sebebi ile tarih boyunca Avrupa ve Avrasya güçleri içinde sıkışan Ukrayna, bu mukadderatını günümüzde de acı bir biçimde yaşamaktadır. Ukrayna, Rusya ile ABD içinde sıkışıp kalmıştır” diye konuştu.
“NATO ARTIK SOĞUK SAVAŞ PERİYODUNUN NATO’SU DEĞİL”
ABD’nin Ukrayna’yı da NATO üyesi yaparak Rusya’yı çevreleme sınırını daha da derinleştirmek istediğini söyleyen Eslen, şu sözleri kullandı:
“Rusya’nın ise buna tahammülü yoktur. NATO üyesi olmadığı için ABD ve NATO Ukrayna için savaşmak zorunda değildir. ABD’nin aslına bakarsanız bu biçimde bir niyeti yoktur. NATO artık Soğuk Savaş periyodunun NATO’su değildir; zira artık Soğuk Savaş periyodunun koşulları yoktur. Ukrayna krizi NATO ortasında dayanışma olmadığını da kanıtlamıştır. Bu durum, Atlantik ittifakındaki ABD liderliğinin sorgulanmasına yol açarken ittifakın zafiyeti olarak tarihe geçecektir.”
RUSYA’NIN GAYESİ
İçinde bulunduğumuz kaidelerin 1990’lara benzemediğinin altınız çizen Eslen, şunları kaydetti:
“Rusya bir taraftan ABD’nin NATO ile kendisini daha yakından çevrelemesini önlemek isterken, başka taraftan kısıtlı ekonomik ve demografik yapısına karşın ‘küresel güç’ statüsünü bir daha kazanmak, jeopolitik nüfuz alanını yakın etrafında geliştirmek istemektedir. Hazinesinde 800 milyar dolar rezervi olan ve bu niçinle de her türlü ABD yaptırımını karşılamaya hazır olan Putin, Avrupa’nın doğal gazının yüzde kırkını karşılamaktadır. Bu durum Avrupa’yı Rusya’ya bağımlı kılmakta ve Atlantik yapısında çatlağa niye olmaktadır. Ayrıyeten Putin, siber savaş yeteneklerine ve hipersonik füzelerine güvenmektedir. Putin, yalnızca Ukrayna hududunda değil, etraf denizlerde de askeri önlemler almış durumdadır.”
KRİTİK SORU: PUTIN’İN ATAĞI NE OLACAK?
ABD ve NATO’dan güvenlik garantileri isteyen Putin’in, bu garantilerin sağlanmayacağını kesinlikle önce hesapladığına dikkat çeken Eslen, süreç içerisindeki kritik soruları şöyle sıraladı
“- ABD ve NATO’dan güvenlik garantileri alamayan Putin’in bundan daha sonraki olası atılımları nelerdir? İşte yanıtını şimdilik bilmediğimiz soru budur. Şayet Putin, taviz almadan ordusunu çekerse, global güç çabası ortasında, ABD karşısında tarihi itibar kaybına uğrayacaktır.
-Ukrayna krizinin çatışmaya dönmeden sonuçlanması, Rus ordusunun kışlalarına dönüşünün sağlanması için ne yapmak gerekmektedir? Karşılıklandırılması gereken soru budur.
-Oyunculuktan Ukrayna devlet başkanlığına yükselen Zelenski bakalım bu dramatik oyundan nasıl çıkacaktır?”
Eslen, kriziN sona bulması için Ukrayna Devlet Lideri Volodimir Zelenski’nin Putin’e evvela Donbas bölgesi için Minsk mutabakatı koşullarını yerine getirme garantisini vermesi gerektiğini söylemiş oldu. Zelenski ayrıyeten, Ukrayna’nın NATO üyesi olmak üzere bir planı olmadığını da Putin’e beyan etmeli. Putin ise askeri müdahalede bulunmayacağı garantisini Ukrayna halkına vermeli.
Eslen son olarak, “Arabuluculuk teşebbüsleri başarılı olursa, Türkiye önemli bir muvaffakiyet sağlamış, itibar kazanmış olacaktır” dedi.