Muhabir
New member
İspanya’da ekonomik kriz periyodunda ağırlaşan şovlara karşı 2015’te çıkarılan ve şov haklarını kısıtlayan Vatandaş Güvenliği Maddesi’nin iptali talebiyle sivil toplum kuruluşları (STK) ülkenin büyük kentlerinde meydanlara indi.
“No Somos Delito” (Biz cürüm değiliz) platformu, Greenpeace ve Milletlerarası Af Örgütü başta olmak üzere ülke genelindeki sol görüşlü 100’den çok STK’nin davetiyle 25 kentte düzenlenen şovların en büyüğü başşehir Madrid’de yapıldı.
Devrin sağ görüşlü hükümeti tarafınca çıkartılan kelam konusu yasanın demokratik toplanma hakkını kısıtladığını ve söz özgürlüğünü tehdit ettiğini ileri süren göstericiler, “Buna demokrasi diyorlar ancak değil, bu bir diktatörlük”, “Gösteri ve tabir özgürlüğü” sloganları atarak kent merkezinde yürüdü.
Milletlerarası Af Örgütü İspanya Temsilcisi Carlos Escano, mevcut sol koalisyon hükümeti tarafınca meclise getirilen Vatandaşlık Güvenliği Yasası ile ilgili değişiklik tekliflerinin kâfi olmadığını, yürürlükteki uygulamanın İspanya’yı memleketler arası insan hakları standartlarının gerisinde bıraktığını, yasanın büsbütün iptal edilmesi gerektiğini söylemiş oldu.
PLASTİK MERMİYE MÜSAADE
Mevcut Vatandaş Güvenliği Maddesi’nde en epey tartışılan husus, kanunda öngörülen cürümlerin yaptırımı kelam konusu olduğunda, devlet güvenlik güçlerine ve organlarına yüksek bir takdir yetkisi tanınması olurken, polisin şovlarda plastik mermi kullanımına da müsaade veriliyor.
Ayrıyeten bilhassa Ceuta ve Melilla kentlerinde sıkça yaşanan Fas’tan İspanya’ya giren sistemsiz göçmenlerin yasal haklarına başvurmasına müsaade verilmeden çabucak geri gönderilmeleri de bu yasanın tartışılan başka bir konusu olarak öne çıkıyor.
İspanya’da polis ve jandarma dernekleri yasanın değiştirilmemesi için geçen aylarda şov yapmıştı.
“No Somos Delito” (Biz cürüm değiliz) platformu, Greenpeace ve Milletlerarası Af Örgütü başta olmak üzere ülke genelindeki sol görüşlü 100’den çok STK’nin davetiyle 25 kentte düzenlenen şovların en büyüğü başşehir Madrid’de yapıldı.
Devrin sağ görüşlü hükümeti tarafınca çıkartılan kelam konusu yasanın demokratik toplanma hakkını kısıtladığını ve söz özgürlüğünü tehdit ettiğini ileri süren göstericiler, “Buna demokrasi diyorlar ancak değil, bu bir diktatörlük”, “Gösteri ve tabir özgürlüğü” sloganları atarak kent merkezinde yürüdü.
Milletlerarası Af Örgütü İspanya Temsilcisi Carlos Escano, mevcut sol koalisyon hükümeti tarafınca meclise getirilen Vatandaşlık Güvenliği Yasası ile ilgili değişiklik tekliflerinin kâfi olmadığını, yürürlükteki uygulamanın İspanya’yı memleketler arası insan hakları standartlarının gerisinde bıraktığını, yasanın büsbütün iptal edilmesi gerektiğini söylemiş oldu.
PLASTİK MERMİYE MÜSAADE
Mevcut Vatandaş Güvenliği Maddesi’nde en epey tartışılan husus, kanunda öngörülen cürümlerin yaptırımı kelam konusu olduğunda, devlet güvenlik güçlerine ve organlarına yüksek bir takdir yetkisi tanınması olurken, polisin şovlarda plastik mermi kullanımına da müsaade veriliyor.
Ayrıyeten bilhassa Ceuta ve Melilla kentlerinde sıkça yaşanan Fas’tan İspanya’ya giren sistemsiz göçmenlerin yasal haklarına başvurmasına müsaade verilmeden çabucak geri gönderilmeleri de bu yasanın tartışılan başka bir konusu olarak öne çıkıyor.
İspanya’da polis ve jandarma dernekleri yasanın değiştirilmemesi için geçen aylarda şov yapmıştı.