Mezopotamya
New member
Handan Sema CEYLAN
Cirosunun yüzde 6’sını e-ticaretten sağlayan ve kendi ismini verdiği “özel markalı ürün/private label” satışlarında yüzde 15’e ulaşan CarrefourSa, yeni büyüme stratejisini esnaf üzerine kurdu. Esnafl orta bayilik vererek büyüyen CarrefourSA’nın 758 mağazasından 76’sı bayilik. Bu bayilerin 13’ü ise bayan girişimcilerden oluşuyor.
CarrefourSA CEO’su Kutay Kartallıoğlu, DÜNYA’ya konuşarak, tam 31 yıldır Türkiye’de faaliyet gösterdiklerini, zincir market ve esnaf içindeki tartışmanın hayli ötesinde bir perspektifl e iş yaptıklarını söylemiş oldu. Kartallıoğlu, büyüme stratejilerini ‘esnaf ’ olarak belirlediklerini söylemiş oldu. Öte yandan Kartallıoğlu’na göre ‘yeni jenerasyon market’ anlayışı ortasında fiziki perakende ile sanal perakende bir evliliğe gerçek gidiyor ve bu evlilik de müşteriyi 360 derece kapsayacak. Kartallıoğlu, 2021 sonu itibariyle 40 vilayette 508 bin metrekare net satış alanına ulaştıklarını da kaydederek, “Fiziksel olarak gerçekleştirdiğimiz bu büyümenin ciromuza büyük katkısı oldu; toplamda 9,4 milyar TL ciro elde ettik. bu biçimdece metrekare başına düşen ciromuz 2020 yılına nazaran yüzde 19,3 artış ile 18,4 bin TL oldu” açıklamalarında bulundu.
“Esnafı önemsiyoruz” vurgusuyla sohbete başlayan CarrefourSA CEO’su Kutay Kartallıoğlu, şunları söylemiş oldu: “Esnafa bayilik veriyoruz ve bilinçlendirme konusunda büyük bir gayret veriyoruz. Bugün prestijiyle 76 bayimiz var, bunlar ferdi. Bayilerimizin 13’ü bayan teşebbüsçü. Heybeliada’da bir bayan girişimcimiz var; Nursen Hanım… Kınalıada’dan Büyükada’ya kadar bayan üreticilerin mamüllerini de satıyor. Eser portföyüne o kadar müdahale etmiyoruz. Onları topluyor, satışını gerçekleştiriyor. Biz aslında esnafımızı tabir yerindeyse silahlandırmaya çalışıyoruz. Diyoruz ki CarrefourSA gidip de Anadolu’nun dört bir yanında on bin mağaza açmasın. Samsun’da ya da Hatay’da bir esnaf Carrefour markasını alsa, bizim private label eserlerimizi, know-how’ımızı kullansa. Ben de balık reyonunda, kasap reyonunda yaptığım eğitimlerin hepsini ona aktarabilsem. O esnaf malı benden alsa ve müşterisine hizmet etse, satsa, ben de kazansam o da kazansa…
Bunun neresi berbat. ötürüsıyla biz artık bunu esnetiyoruz, büyüme stratejimizi de daha fazlaca esnaf üzerine kurguluyoruz.”
DEV TEDARİKÇİLER DE VAR KÜÇÜK ÜRETİCİ DE…
Kartallıoğlu, 4 bine yakın tedarikçileri olduğunu da kaydederek, “Kimileri dev memleketler arası şirketler, kimileri ise 10-15 mağazamıza hizmet verebilecek biçimde eser üretebilen lokal üreticiler. İnanın hepsi için misal ticari şartları, benzeri raf şartlarını uygulamaya çaba gösteriyoruz. KOBİ’ler için pek yeterli bir alıcıyız. Para batırma riski yok, vadeler çok makul. Bankalarla birlikte hayata geçirdiğimiz tedarikçi finansman programları var” halinde konuştu.
E-TİCARETTE YÜZDE 10’UN ÜZERİNE ÇIKACAĞIZ
Kartallıoğlu’na bakılırsa e-ticaret ve fiziki perakende birbirini bölen, rekabet eden ögeler değil. Kartallıoğlu, bu bahiste şunları söylüyor: “örneğin e-ticaretin öncüsü Amazon, gitti bir perakende zincirini 15 milyar dolara satın aldı. Çinli Alibaba 2023’e kadar 2 bin süpermarket açacağını deklare etti. ötürüsıyla aslında fiziki perakende ile sanal perakende bir evliliğe yanlışsız gidiyor ve bu evlilik de müşteriyi 360 derece kapsayacak. Bizim de e-ticaret ciromuzun yüzde 6’sına ulaştı. Çeyrek çeyrek baktığımızda birinci başta yüzde 4’lerle başlayıp sonlara yanlışsız yüzde 10’lara çıktı. Bu sene maksadımız yüzde 10’un üzerine çıkmak. Orta vadede yüzde 40’lara çıkacaktır.”
HER GÜN KASALARDAN 500 BİN KİŞİ GEÇİYOR
CarrefourSA’nın şu anda 6.5 milyon kart sahibi müşterisi var. Kartallıoğlu, her gün kasalarından 500 bin kişinin geçtiğini söyleyerek, e-ticaretle bir arada bu sayının 550 bine ulaştığının bilgisini veriyor. Kartallıoğlu, “6,5 milyon tekil kart sahibinin 1.5 milyonunu etkin müşteri. Yani son bir ayda en az bir sefer alışveriş yapmış müşteri. Son üç ayda her ay sistemli alışveriş yapan müşteriye sadık müşteri diyoruz onları ödüllendiriyoruz. Kendi networkumuzu tutabilmek için elimizden geleni yapıyoruz onları şad edebilmek için. O bahiste da yatırımımız var inşallah bunları 2022 yılında duyuracağız” formunda konuşuyor.
CARREFOUR İSİMLİ ESERLERİN SATIŞI YÜZDE 30’LARA ÇIKACAK
Carrefour markalı private label eserleri ilgili de bilgi veren Kartallıoğlu, “Şu anda bu alandaki satışımız yüzde 15 civarında. Gayemiz bunu 25-30’lara çıkarmak. Bunun çok istikrarlı bir portföy olacağını öngörüyoruz. Private label üretimlerimizi Carrefour Küme da denetliyor. Yüzde 90’ından fazlası Carrefour markalı; isimsiz markalar değil. Yani kendi ismimizi markamıza yazıyoruz. AB standartlarında üretiyoruz” dedi.
RAKİPLERDE YÜZDE 15’LERDE OLAN ZERZEVAT ATIĞI BİZDE YÜZDE 7’LERDE
Sürdürülebilirlik de Kartallıoğlu’nun en kıymetli gündem unsurlarından biri. Hem Sabancı birebir vakitte Carrefour Küme bu mevzuda epeyce hassas. Kartallıoğlu, sürdürülebilirlik konusunda şunları söylüyor: “CarrefourSA olarak bu bahse odaklanıyoruz. Uzun vakittir mağazalarımızda atık yağ topluyoruz. Geçen yıl 10 ton atığı biyodizele dönüştürülmesini sağladık. Buradan elde ettiğimiz geliri Tohum Otizm Vakfı’na bağışladık. CarrefourSA olarak Birleşmiş Milletler’in hanımı Güçlendirme Platformu WEP’s’e imza veren Türkiye’deki birinci ve tek perakendeciyiz. Karbon ayak izimizi minimuma indiriyoruz. 30 ton plastik atığı engelledik. Bu sene birinci sürdürülebilirlik raporumuzu yayınlayacağız. örneğin rakiplerimizde zerzevat atığı yüzde 10-15 bandındadır. Bizde yüzde 6-7 oranında. Amacımız bunu yüzde 3’lere çekebilmek”.
Pandemide sağlıkçılarla birlikte ön safta biz vardık
CarrefourSA’da CFO’ydum. 2018’de CEO’luk nazaranvine geldim. Akabinde biliyorsunuz pandemi süreci geldi. Pandemi bana gerilim idaresini öğretti. Bizim 11 bine yakın çalışanımız var. CarrefourSA’nın direkt maaşlandırdığı insan sayısı 15 bin civarında. Az bir nüfus değil. Bu 15 bin kişinin sıhhatini keder edinmeyi öğrendik. Tüm dünya evdeyken biz her gün mağazalarımızı açtık. Panik dalgasına karşın, bu çocuklar günde 8 kez makarna pirinç rafını dizdiler. Bütün dünyada perakendeciler bomboş rafl arla karşıladı müşterilerini. Bir tek bizim ülkemizde bu biçimde olmadı. Tedarik zincirlerini kırmadık. Depolarımız 24 saat çalıştı. Hastalanan arkadaşlarımız, kaybettiklerimiz oldu. Hekimlerimizin, sağlıkçılarımızın hakkı ödenmez. Onlardan daha sonra ön safta biz vardık. Kapalı alanda maske kullanması ve hijyen tedbirleri konusunda öncülük ettik. Tahminen de o disiplini vatandaşlar olarak marketlerde öğrendik! CarrefourSA çalışanlarımızı donattık, mağazalarımıza sterilizatörler koyduk, e-ticaret kapasitesini artırdık. Bir jonglör üzere üç topu havada çevirmeye çalıştık. Pandemi bizim için büyük bir idare dersi oldu.
KARTALLIOĞLU’NUN ANLATIMIYLA CARREFOURSA’DAN SATIR BAŞLARI
■ Carrefour’un Türkiye’ye birinci girişi 1991 yılında gerçekleşti. 31 yıldır Türkiye’de faaliyetlerini sürdürüyor. Birinci mağazamız ise 1993’te Kozyatağı Carrefour oldu; bu mağaza bu biçimde için fazlaca büyük muvaffakiyet yakalayarak öne geçti. Kozyatağı mağazası o devir Carrefour Grubu’nun tüm dünyadaki beş mağazası içine girdi. Hal bu biçimde olunca küme Türkiye’de yatırımlarını artırma sonucu aldı ve bir ortak arayışına geçti.
■ Türkiye’de daha büyük ve hacimli yatırımlar yapma sonucu daha sonrası Carrefour’un yolu Sabancı Kümesi ile kesişti. Sabancı Holding 1996’da resmi olarak şirkete ortak oldu. Bunun sonucu, ikinci mağaza Sabancı’nın ana vatanı olan Adana’ya açıldı. İki kümenin ortak muvaffakiyet öyküsü de bu biçimde başladı.
■ CarrefourSa’nın kritik dönemeci, ya da işte kilometre taşı diyebileceğimiz gelişmesi 2005’te Gima’nın satın almasıyla gerçekleşti. Gima, bu biçimde Türkiye’nin fazlaca büyük bir perakende zinciri. 90 mağazası var. bu biçimdece depolarımız oldu ve hiper marketçiliğe ve üstün marketçiliği de ekledik.
■ 2013 yılında Carrefour Küme ve Sabancı Holding içinde bir pay değişimi var. Carrefour şirketin yüzde 58 payına sahipken 12 puanlık hisseyi Sabancı’ya devrediyor. bu biçimdece kendisi azınlığa geçiyor. Onun da niçini aslında perakende bütün dünyada çok lokal bir iş. Yani küresel bir know-how, eser bilgisi ve teknoloji tecrübesi var; fakat aslında her ülkenin kendi lokal dokusu daha ağır basıyor. ötürüsıyla Sabancı Holding çoğunluk payının sahibi oluyor.
■ Carrefour aslında fazlaca geniş bir coğrafyada. Bu coğrafyaların büyük bir kısmı artık lokal partnerler tarafınca yönetiliyor. Carrefour onlara isim hakkı ve kullanım hakkını vermeyi tercih ediyor. Bazılarında fazlaca azınlık kimisinde ise hiç payı olmamasını da tercih ediyor.
■ örneğin geçtiğimiz günlerde İsrail’de bir kümeyle mutabakat imzaladılar. O kümenin bütün mağazaları Carrefour’a dönecek. Carrefour bütün Ortadoğu’da Kuzey Afrika’da var. Avrupa’daki mağazalar yalnızca küme tarafınca işletilen kendi mağazaları. Romanya, Polonya. Belçika, İspanya, İtalya. Güney Amerika’daki Arjantin ve Brezilya’da bir daha kendi işletmesinde mağazaları var. Çin, Kore, Hindistan üzere uzak coğrafyalarda artık daima lokal partnerler üzerinden ilerliyor.
■ 2015 yılında halka açık şirketlerden Kiler satın alınıyor.
■ CarrefourSA aslında bir İstanbul şirketi. Öbür rakiplerimiz üzere 81 vilayette bulunmak üzere argümanımız yok. Bize nerede muhtaçlık var ise aslında orada olmayı tercih ediyoruz.
■ Yüklü olarak Türkiye’nin Batı kısmındayız. Kıyılarda, Ege ve Akdeniz’de çok büyük bir işimiz var. Doğu’da Adana’ya kadar gidiyoruz. Doğu Karadeniz’de de epey başarılı bir operasyonumuz var. Rize’ye kadar varız orada.
Cirosunun yüzde 6’sını e-ticaretten sağlayan ve kendi ismini verdiği “özel markalı ürün/private label” satışlarında yüzde 15’e ulaşan CarrefourSa, yeni büyüme stratejisini esnaf üzerine kurdu. Esnafl orta bayilik vererek büyüyen CarrefourSA’nın 758 mağazasından 76’sı bayilik. Bu bayilerin 13’ü ise bayan girişimcilerden oluşuyor.
CarrefourSA CEO’su Kutay Kartallıoğlu, DÜNYA’ya konuşarak, tam 31 yıldır Türkiye’de faaliyet gösterdiklerini, zincir market ve esnaf içindeki tartışmanın hayli ötesinde bir perspektifl e iş yaptıklarını söylemiş oldu. Kartallıoğlu, büyüme stratejilerini ‘esnaf ’ olarak belirlediklerini söylemiş oldu. Öte yandan Kartallıoğlu’na göre ‘yeni jenerasyon market’ anlayışı ortasında fiziki perakende ile sanal perakende bir evliliğe gerçek gidiyor ve bu evlilik de müşteriyi 360 derece kapsayacak. Kartallıoğlu, 2021 sonu itibariyle 40 vilayette 508 bin metrekare net satış alanına ulaştıklarını da kaydederek, “Fiziksel olarak gerçekleştirdiğimiz bu büyümenin ciromuza büyük katkısı oldu; toplamda 9,4 milyar TL ciro elde ettik. bu biçimdece metrekare başına düşen ciromuz 2020 yılına nazaran yüzde 19,3 artış ile 18,4 bin TL oldu” açıklamalarında bulundu.
“Esnafı önemsiyoruz” vurgusuyla sohbete başlayan CarrefourSA CEO’su Kutay Kartallıoğlu, şunları söylemiş oldu: “Esnafa bayilik veriyoruz ve bilinçlendirme konusunda büyük bir gayret veriyoruz. Bugün prestijiyle 76 bayimiz var, bunlar ferdi. Bayilerimizin 13’ü bayan teşebbüsçü. Heybeliada’da bir bayan girişimcimiz var; Nursen Hanım… Kınalıada’dan Büyükada’ya kadar bayan üreticilerin mamüllerini de satıyor. Eser portföyüne o kadar müdahale etmiyoruz. Onları topluyor, satışını gerçekleştiriyor. Biz aslında esnafımızı tabir yerindeyse silahlandırmaya çalışıyoruz. Diyoruz ki CarrefourSA gidip de Anadolu’nun dört bir yanında on bin mağaza açmasın. Samsun’da ya da Hatay’da bir esnaf Carrefour markasını alsa, bizim private label eserlerimizi, know-how’ımızı kullansa. Ben de balık reyonunda, kasap reyonunda yaptığım eğitimlerin hepsini ona aktarabilsem. O esnaf malı benden alsa ve müşterisine hizmet etse, satsa, ben de kazansam o da kazansa…
Bunun neresi berbat. ötürüsıyla biz artık bunu esnetiyoruz, büyüme stratejimizi de daha fazlaca esnaf üzerine kurguluyoruz.”
DEV TEDARİKÇİLER DE VAR KÜÇÜK ÜRETİCİ DE…
Kartallıoğlu, 4 bine yakın tedarikçileri olduğunu da kaydederek, “Kimileri dev memleketler arası şirketler, kimileri ise 10-15 mağazamıza hizmet verebilecek biçimde eser üretebilen lokal üreticiler. İnanın hepsi için misal ticari şartları, benzeri raf şartlarını uygulamaya çaba gösteriyoruz. KOBİ’ler için pek yeterli bir alıcıyız. Para batırma riski yok, vadeler çok makul. Bankalarla birlikte hayata geçirdiğimiz tedarikçi finansman programları var” halinde konuştu.
E-TİCARETTE YÜZDE 10’UN ÜZERİNE ÇIKACAĞIZ
Kartallıoğlu’na bakılırsa e-ticaret ve fiziki perakende birbirini bölen, rekabet eden ögeler değil. Kartallıoğlu, bu bahiste şunları söylüyor: “örneğin e-ticaretin öncüsü Amazon, gitti bir perakende zincirini 15 milyar dolara satın aldı. Çinli Alibaba 2023’e kadar 2 bin süpermarket açacağını deklare etti. ötürüsıyla aslında fiziki perakende ile sanal perakende bir evliliğe yanlışsız gidiyor ve bu evlilik de müşteriyi 360 derece kapsayacak. Bizim de e-ticaret ciromuzun yüzde 6’sına ulaştı. Çeyrek çeyrek baktığımızda birinci başta yüzde 4’lerle başlayıp sonlara yanlışsız yüzde 10’lara çıktı. Bu sene maksadımız yüzde 10’un üzerine çıkmak. Orta vadede yüzde 40’lara çıkacaktır.”
HER GÜN KASALARDAN 500 BİN KİŞİ GEÇİYOR
CarrefourSA’nın şu anda 6.5 milyon kart sahibi müşterisi var. Kartallıoğlu, her gün kasalarından 500 bin kişinin geçtiğini söyleyerek, e-ticaretle bir arada bu sayının 550 bine ulaştığının bilgisini veriyor. Kartallıoğlu, “6,5 milyon tekil kart sahibinin 1.5 milyonunu etkin müşteri. Yani son bir ayda en az bir sefer alışveriş yapmış müşteri. Son üç ayda her ay sistemli alışveriş yapan müşteriye sadık müşteri diyoruz onları ödüllendiriyoruz. Kendi networkumuzu tutabilmek için elimizden geleni yapıyoruz onları şad edebilmek için. O bahiste da yatırımımız var inşallah bunları 2022 yılında duyuracağız” formunda konuşuyor.
CARREFOUR İSİMLİ ESERLERİN SATIŞI YÜZDE 30’LARA ÇIKACAK
Carrefour markalı private label eserleri ilgili de bilgi veren Kartallıoğlu, “Şu anda bu alandaki satışımız yüzde 15 civarında. Gayemiz bunu 25-30’lara çıkarmak. Bunun çok istikrarlı bir portföy olacağını öngörüyoruz. Private label üretimlerimizi Carrefour Küme da denetliyor. Yüzde 90’ından fazlası Carrefour markalı; isimsiz markalar değil. Yani kendi ismimizi markamıza yazıyoruz. AB standartlarında üretiyoruz” dedi.
RAKİPLERDE YÜZDE 15’LERDE OLAN ZERZEVAT ATIĞI BİZDE YÜZDE 7’LERDE
Sürdürülebilirlik de Kartallıoğlu’nun en kıymetli gündem unsurlarından biri. Hem Sabancı birebir vakitte Carrefour Küme bu mevzuda epeyce hassas. Kartallıoğlu, sürdürülebilirlik konusunda şunları söylüyor: “CarrefourSA olarak bu bahse odaklanıyoruz. Uzun vakittir mağazalarımızda atık yağ topluyoruz. Geçen yıl 10 ton atığı biyodizele dönüştürülmesini sağladık. Buradan elde ettiğimiz geliri Tohum Otizm Vakfı’na bağışladık. CarrefourSA olarak Birleşmiş Milletler’in hanımı Güçlendirme Platformu WEP’s’e imza veren Türkiye’deki birinci ve tek perakendeciyiz. Karbon ayak izimizi minimuma indiriyoruz. 30 ton plastik atığı engelledik. Bu sene birinci sürdürülebilirlik raporumuzu yayınlayacağız. örneğin rakiplerimizde zerzevat atığı yüzde 10-15 bandındadır. Bizde yüzde 6-7 oranında. Amacımız bunu yüzde 3’lere çekebilmek”.
Pandemide sağlıkçılarla birlikte ön safta biz vardık
CarrefourSA’da CFO’ydum. 2018’de CEO’luk nazaranvine geldim. Akabinde biliyorsunuz pandemi süreci geldi. Pandemi bana gerilim idaresini öğretti. Bizim 11 bine yakın çalışanımız var. CarrefourSA’nın direkt maaşlandırdığı insan sayısı 15 bin civarında. Az bir nüfus değil. Bu 15 bin kişinin sıhhatini keder edinmeyi öğrendik. Tüm dünya evdeyken biz her gün mağazalarımızı açtık. Panik dalgasına karşın, bu çocuklar günde 8 kez makarna pirinç rafını dizdiler. Bütün dünyada perakendeciler bomboş rafl arla karşıladı müşterilerini. Bir tek bizim ülkemizde bu biçimde olmadı. Tedarik zincirlerini kırmadık. Depolarımız 24 saat çalıştı. Hastalanan arkadaşlarımız, kaybettiklerimiz oldu. Hekimlerimizin, sağlıkçılarımızın hakkı ödenmez. Onlardan daha sonra ön safta biz vardık. Kapalı alanda maske kullanması ve hijyen tedbirleri konusunda öncülük ettik. Tahminen de o disiplini vatandaşlar olarak marketlerde öğrendik! CarrefourSA çalışanlarımızı donattık, mağazalarımıza sterilizatörler koyduk, e-ticaret kapasitesini artırdık. Bir jonglör üzere üç topu havada çevirmeye çalıştık. Pandemi bizim için büyük bir idare dersi oldu.
KARTALLIOĞLU’NUN ANLATIMIYLA CARREFOURSA’DAN SATIR BAŞLARI
■ Carrefour’un Türkiye’ye birinci girişi 1991 yılında gerçekleşti. 31 yıldır Türkiye’de faaliyetlerini sürdürüyor. Birinci mağazamız ise 1993’te Kozyatağı Carrefour oldu; bu mağaza bu biçimde için fazlaca büyük muvaffakiyet yakalayarak öne geçti. Kozyatağı mağazası o devir Carrefour Grubu’nun tüm dünyadaki beş mağazası içine girdi. Hal bu biçimde olunca küme Türkiye’de yatırımlarını artırma sonucu aldı ve bir ortak arayışına geçti.
■ Türkiye’de daha büyük ve hacimli yatırımlar yapma sonucu daha sonrası Carrefour’un yolu Sabancı Kümesi ile kesişti. Sabancı Holding 1996’da resmi olarak şirkete ortak oldu. Bunun sonucu, ikinci mağaza Sabancı’nın ana vatanı olan Adana’ya açıldı. İki kümenin ortak muvaffakiyet öyküsü de bu biçimde başladı.
■ CarrefourSa’nın kritik dönemeci, ya da işte kilometre taşı diyebileceğimiz gelişmesi 2005’te Gima’nın satın almasıyla gerçekleşti. Gima, bu biçimde Türkiye’nin fazlaca büyük bir perakende zinciri. 90 mağazası var. bu biçimdece depolarımız oldu ve hiper marketçiliğe ve üstün marketçiliği de ekledik.
■ 2013 yılında Carrefour Küme ve Sabancı Holding içinde bir pay değişimi var. Carrefour şirketin yüzde 58 payına sahipken 12 puanlık hisseyi Sabancı’ya devrediyor. bu biçimdece kendisi azınlığa geçiyor. Onun da niçini aslında perakende bütün dünyada çok lokal bir iş. Yani küresel bir know-how, eser bilgisi ve teknoloji tecrübesi var; fakat aslında her ülkenin kendi lokal dokusu daha ağır basıyor. ötürüsıyla Sabancı Holding çoğunluk payının sahibi oluyor.
■ Carrefour aslında fazlaca geniş bir coğrafyada. Bu coğrafyaların büyük bir kısmı artık lokal partnerler tarafınca yönetiliyor. Carrefour onlara isim hakkı ve kullanım hakkını vermeyi tercih ediyor. Bazılarında fazlaca azınlık kimisinde ise hiç payı olmamasını da tercih ediyor.
■ örneğin geçtiğimiz günlerde İsrail’de bir kümeyle mutabakat imzaladılar. O kümenin bütün mağazaları Carrefour’a dönecek. Carrefour bütün Ortadoğu’da Kuzey Afrika’da var. Avrupa’daki mağazalar yalnızca küme tarafınca işletilen kendi mağazaları. Romanya, Polonya. Belçika, İspanya, İtalya. Güney Amerika’daki Arjantin ve Brezilya’da bir daha kendi işletmesinde mağazaları var. Çin, Kore, Hindistan üzere uzak coğrafyalarda artık daima lokal partnerler üzerinden ilerliyor.
■ 2015 yılında halka açık şirketlerden Kiler satın alınıyor.
■ CarrefourSA aslında bir İstanbul şirketi. Öbür rakiplerimiz üzere 81 vilayette bulunmak üzere argümanımız yok. Bize nerede muhtaçlık var ise aslında orada olmayı tercih ediyoruz.
■ Yüklü olarak Türkiye’nin Batı kısmındayız. Kıyılarda, Ege ve Akdeniz’de çok büyük bir işimiz var. Doğu’da Adana’ya kadar gidiyoruz. Doğu Karadeniz’de de epey başarılı bir operasyonumuz var. Rize’ye kadar varız orada.